10 Haziran 2009 Çarşamba



Öğrenciye Kapım Her Zaman Açık!
15 Haziran itibariyle görev süresi dolan Eğitimden Sorumlu Dekan yardımcımız Prof.Dr.Mehmet Yıldırım ile Fakülte problemlerinden bu yılki değişikliklere, öğrencilere, vaktimiz yettiğince sizler için söyleştik!

Röportaj:Bayram Şahin, Gökhan Özkan, Hatice Yoldaş

M.Yıldırım:Öğrt. Üyesi sayısı artıkça Eğitim kalitesinin artacağı sanılıyor
*Cerrahpaşa ile ilgili biizm için kısa bi analiz yapabilrmisiniz, dünüyle bugünüyle?

---Edirne'ye de gitmiş, Gülhane de askerliğini yapmış bir kişi olarak kıyaslama yapabilirim. 1974 Cerrahpaşa girişliyim. Cerrahpaşa'ya gelmeden önce istanbul üniversitesinde biyoloji-zooloji bölümünde okudum sonra veteninerlik fakültesine geçtim. Oradan Cerrahpaşa'ya geçtim ve orada aldığım dersleri de muaf saydırdım. 1967'de kurulan bir fakültenin 7.senesinde buradaydım. Tabii yeni kurulmuş okul ve bir çok öğretim üyesi Çapa'dan gelmiş daha motive bir durumda çok daha canla başla çalışıyorlar; bu durum da öğrencilere olumlu olarak yansıyordu. O yıllarda gerçekten sayımızın az olmamasına karşın tahminimce 400'e yakın öğrenci kontenjanı vardı, ilerki senelerde oldukça azaltıldı. Eğitim olarak ileri seviyedeydik. Bazı binalar yapılmamıştı. Şimdi kullandığımız cerrahi ve dahiliye binaları henüz yoktu. Psikiyatrinin olduğu yer, şuanda dekanlığın bulunduğu bina kliniklerin bulunduğu binalardı. Şu anda müze olan girişteki binamızda hem dekanlıktı hem de altında poliklinikler vardı. Az sayıda ama motive olmuş öğretim üyesi olduğunu şimdi düşünüyorum.Şuanda cerrahpaşada 520 civarı öğretim üyesi var. öğretim üyesi arttıkça eğitimin daha kaliteli olacağı düşünülüyor. Bir süre sonra şöyle bir durum oluyor:'Ya bu işi ne olsa başka biri yapar' düşüncesinden dolayı fazla sorumluluk alınmıyor. Mesela cerrahide stajer gruplar gidiyoruz hocayı bulamıyoruz. O doçentlere göndermiş o asistana yönlendirmiş olduğu anlatılıyor.

*Yani bir aidiyet duygusu eksikliği var ?

-Cerrahpaşa'da aileviyat duygusunun azaldığını görüyorum hatta mezuniyet törenlerinde bile öğretim üyesi sayısının az olması bu duygunun azaldığının bir göstergesi. Orada öğrenciler bütün öğretim üyelerini görmek istiyor tamanından ödül almak istiyor, alkışlamak istiyor. Öğretim üyelerine yapılan alkışların dozu bile öğretim üyelerinin öğrencilerden aldığı notu gösteriyor. Son 3 yıl içerisindeki mezuniyet törenlerinde hep az sayıda öğretim üyesinin geldiğini gördüm ve birçok görevleri vermeye çalıştığımız öğretim üyeleri bazılar işlerinin yoğunluğundan dolayı başka bir arkadaş da bu işi yapar mı diye düşünüyor.

*15 Haziranda görev süreniz doluyor,görev süresince yapmalıydım ama yetişmedi dediğiniz şeyler var mı?

Dekan yardımcılığından önce idari görevlerde bulunmuş birisiyim, 2006 yılında dekan yardımcılığı bana teklif edildiğinde bile benim neler yapabileceğimiz konusunda fikirlerim vardı. 'Ben tesadüfen buraya geldim, acaba ne yapabilirim'den ziyade tıp eğitimi konusunda yapılabilecek birçok işleri aslında kafasında tasarlayan bir kişi olduğum için şuanda 'şunu da unuttuk ya da yapamadık'diyeceğimiz bir şey yok. Eğitimle ilgili konularda birçok yol almış durumdayız. Göreve geldiğimiz yıl öğretim üyelerini değerlendirmek için bir eğitim soruşturma anketi yaptık. Mevcut eğitim sistemini beğenip beğenmedikleri soruldu. Bununla ilgili neler yapılmalı ya da yeni bir eğitim sistemine geçiş yapılmalı mı şeklinde sorular vardı ama anatema şu Cerrahpaşa kurulduğu dönemden beri klasik eğitimle yoluna devam eden bir fakülteye acaba klasik eğitim dışında entegre sistem ve benzeri bir sistem uygulanabilir mi, acaba öğretim üyeleri bu sistemden memnunlar mı, diğer sistemler konusunda bir öneriler var mı bunun cevabını aramaktı .Büyük bir bölümü mevcut sistemi beğenmediklerini, yeni bir sistem konusunda hem fikir olduklarını gördük. Bazı öğretim üyelerimizse uygulanan sistem üzerinde revizyon olmasını istedi. Bundan hemen sonrada son sınıf öğrencileriene yönelik bir anket yapıldı. %20'ye yakın öğrenciler mevcut sistemden memnun olduklarını söylüyorlardı geri kalanlar ise yeni bir sistemin gelmesini istiyorlardı. Geri kalan %80'nin yarısı probleme dayalı öğretim (pdö) diğer yarısı da entegre eğitim konusunda yol alınması gerektiğini düşünüyorlardı. 50 üzerindeki tıp fakültelerinde 4 tanesi pdö yapıyor, 49 tanesi entegre yapıyor. Oradan çıkan mesaj konusunda yol almamız gerekiyordu.1. sınıflardan başlıyarak yatay ve dikey entegrasyon Cerrahpaşa'da başladı. Önceki sınıflarımızın aldığı eğitimde verilen dersler arasında bir uyum ve birliktelik yoktu. Farklı dersler paralel bir konu üzerinden devam etmiyordu. 1. ve 2. sınıflar için kliniklerle ilgili eğitimin de başlanması gerekiyordu. Böylece tıp eğitiminin hiçbir döneminde ne temel bilimler ne de klinik bilimler yok oluyor.

*Yanlış yaptım dediğiniz şeyler var mı?

-*Yok, belki idari deneyimlerim olmasaydı hatalarım olurdu, hata yapsam da kabul edecek olgunluktayım.

*1.sınıflara farmakolji, patoloji gibi dersler verilmeye başlandı. Yurt dışında bazı üniversitelrde böyle bir uygulama var ama pre-medikal eğitim sonrası üzerine veriliyor? Ne diyorsunuz?

-*Bunun doğru olmadığını 2 şeyle belirtecem.
1.sınıflarda 1,2,3 ve 4. arasınavlar yapıldı. 4.arasınav farmakoloji ve patolojini de bulunduğu kuruldur. Hep şu söyleniyordu özellikle bu iki dersin erken alınması sorun çıkaracak ve öğrenciler anlamayacak diye söylüyorlardı. Bunun doğru olmadığı en son olan arasınavla anlaşıldı, şimdiye dek olan en başarılı arasınav oldu.
2.si Türkiye'deki lise eğitimi belki dünyadaki birçok lise eğitiminden daha zor.Cerrahpaşaya gelen öğrenciler ingilizce tıp öğrencileri ilk 900'e türkçe tıpa gelen öğrencilerde ilk 1800'e giren Türkiye'nin en akıllı çocuklar.Öğrencilerimiz eğitim zorlaşmış olsa bile eğitim alabilecek seviyede yetenekli. Burada öğretim üyelerinin hiçbir art niyet düşünmeden sisteme destek vermelerinde büyük yarar var. Bizim entegre sistemimiz Hacettepe'yle aynı sistem değildir. Biz bunu bir ileri götürerek dikey entegrasyonu da sağlayarak çok iyi bir yola girdiğimizi gördük.

*Pratiklere Öğretim üyelerinin katılmasıyla ilgi bazı problemler var, siz bu konuda neler yaptınız?

-*Biz dekanlık olarak bazı öneriler getirebiliriz. Bu yaptırabilme anabilim dallarıyla ilgili. Herkes istediği gibi ders anlatıp, pratik yapabilir. İyi bir eğitim vermek için aileviyat hissiyatı olmalı. Pratikler mercek altında ve 1. tıp eğitimi çalıştayı Cerrahpaşa'da yapılıyor. Ondan çıkan 10 sayfalık bir rapor var. Bazı öğretim üyelerimizin sevmediği şeyler çıkabilir ama öğrenci gözüyle ortaya çıkan bir sonuçtur. Öğrencilerin anlattığı herşeye kulak vermek lazım. Pratiklerde istenilen ölçüde iyi olmadığını öğrenciler belirtiyorlar. 2,5 yıldan beri fakültenin akademik kurullarında belirttik.Anketlerden de çıkan sonuçlarda başarılı anabilim dalları yanında başarısız olanlarda var. Öğrencilerimi- zin bize geri bildirimleri oldukça önemli.
Öğretim üyele rini motive etmek lazım. Bu da pozitif geri bildirimlerle olabilir. Okuduğum bir internet sitesinde bana 'çabuk gaza gelen öğretim üyesi' demişler=) pozitif geri bildir imler benim hoşuma gidiyor. Negatif bildirimleri de gelecektir. Öğretim üyelerinin negatif geri bildirimleri kabul edebilir durumdadırlar. Önceden niye eleştiriyorlar diye kızıyorlardı. Şimdi ise daha başka.

*Öğrencilerin görüşmekten çekinmediği bir dekan yardımcısısınız. Gelen öğrencilerin sorunlarına nasıl çözümler buluyorsunuz? Mesela klüpler odalarımızın değiştirilmesini istiyoruz, fakültede öğrenci sahasının az olduğunu görüyoruz...

*Amfiler ve öğrenci kulüpleri olsun oralarda gezip yerinde çözüm arayan biriyim. Bana 'Cerrahpaşa tıp fakültesi belediye başkanı' dediklerini yine internette okumuştum. Hayatımda bir yaşam felsefem var: kontrollü özgürlük. Baba olarak kendi çocuklarım bana ne düşündüklerini rahatlıkla söyleyebilsin. Çözüm üretebilmek kolay ulaşabilmekten geçer. Hiçbir öğrencinin randevu alarak gelmesi için talimat vermedim. Herhangi bir toplantım yoksa ilgilenmeye çalışıyorum. Klüpler katının fizik şartlarının çok iyi olmadığını biliyorum. Fakültede bahçe düzenlemeleri, yol düzenlemeleri gibi yenilemeler bizim dönemimizde yapıldı.çardakla ilgili bizim 2 yıldan beri restore edilmesi byütülmesi ile ilgili projemiz var. çardakla geniş bir çalışma yapılacak. bu kısım benim sorumlıluğumda değil ama öğrencilerle ilgiliolduğu için beni de ilgilendiriyor. olayın dekan bey tarafından yakından takip edildiğini biliyorum.,

*Büyük bir otoparkımızın olmasına rağmen öğrencilere ait bir yaşam alanı yok!?

*Temel bilimlerdeki kantinle de ilgili bir proje geliştirdik ve yapı işlerine yeniden yapılandırılması çünkü orada histoloji ve farmakolojinin olduğu bloğun üstü tümüyle boştur. Oranın tamamının yeniden projenlendirilip Apex olması düşünülmüştü ama o binanın depreme dayanıklı olmadığı için yapı işleri bu projeyi reddetti. Klüpler katını bir şekilde yeniden yapmak bizim düşüncelerimizdir ama Cerrahpaşa kampüsünde yeniden inşaat yapmak izine tabi olduğu için mümkün değildir.
***Karikatürize cevaplar

Cerrahpaşa:evim
Anatomi:herşeyim
Yunus söylet:rektörüm
Çapa:kardeş fakülte
Zilliyet:sevdiğim gazete
Cerrahpaşa Öğrencisi:Çocuğum
Dekan yardımcılığı:Severek yaptığım görev
İ.Ü:ayrıcalıklı bir kurum
Zİlliyet/Cerrahpaşa

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder